türkiye’de kumar yargı yetkisi hangi yıl 11

TÜRK CEZA KANUNU

CMK m.161/8 ile ilgili düşüncelerimi içeren bir yazı kaleme alınmıştır. O yazıda, yargı denetimini engelleyen dokunulmazlıkların yanlışlıklarına değinmiştik. Yargı dokunulmazlığı içeren yasaların, Anayasanın 2, 10, 11, 36, 38 ve 138. Maddeleri nedeniyle Anayasaya aykırılığının gündeme geleceğini, bunun önüne ancak … 8 Temmuz 2014 tarihli Nedim Şener – Türkiye ve Şık – Türkiye kararlarında İnsan Hakları Avrupa Mahkemesi; ilgili makamların, “Ergenekon terör örgütü” adı ile tanımlanan hiyerarşik yapılanmaya dahil olmamakla birlikte, bu örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmekle suçlanan araştırmacı gazeteciler … Maddesine göre;“Vali, ilde Devletin ve Hükümetin temsilcisi ve ayrı ayrı her bakanın mümessili ve bunların idari ve siyasi yürütme vasıtasıdır”. Yapılan kovuşturma sonucunda, yerel mahkeme ve Yargıtay tarafından verilen her karar halka ilan edilmelidir. Millet, bu yolla dürüst yargılamanın yapılıp yapılmadığını ve adaletin gerçekleşip gerçekleşmediğini görür. Uzun yıllardır Türkiye’de adli kolluğun ve istinaf (bölge adliye) mahkemelerinin kurulup faaliyete geçirilmesi konuşulur.

Bunun yanında; kamu güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığın korunması amacıyla bir emir (genelge) yayımlanmış olabilir. Nitekim, belediyece yayımlanan emre uymayınca bu maddeden ceza verilebilir. Ancak belediyelerin yayımladığı emre uymamanın cezalandırıldığı tek hüküm bu değildir. Nitekim 1608 Sayılı Yasaya göre de belediye emirlerine uyulmaması idari cezayı gerektirir. Kabahatler Kanunu tüm idari yaptırımlar için genel usul kanunu niteliğinde olmakla birlikte, kanunda ayrıca bazı kabahat türleri ve karşılığı yaptırımlara yer verilmiştir. Kabahatler Kanununda 12 suç türü düzenlenmiş olup, bunların hepsinde de cezalandırma yetkisi belediyeye ait değildir. Ancak kanun sistematiğine uygun olarak tüm suç türlerine sırasıyla yer verilip özellikle Belediyenin yetkili olduğu cezalarla ilgili kabahatlere daha geniş yer verilecektir. Bundan sonra Kabahatler Kanununun yasalaşma süreci ele alınarak, özellikle Türk Yargı örgütüne Anayasal düzeyde etki eden “itiraz mercii”ne ilişkin yaşanan safha tahlil edilecektir. Maddesi ile, yargı ayrılığı rejimine göre şekillenen Türk Yargı Sisteminin ezberi bozulmuştur. Tipik idari işlem olan hatta adı da “idari yaptırım” olan pek çok cezaya karşı adli yargıya itiraz yolu benimsenmiştir.

  • Aynı eksiklik disiplin hukuku için de sözkonusu olup, benzer bir kanun disiplin usul hukuku için de gereklidir.
  • (2) Aynı suçun birden fazlakişiye karşı tek bir fiille işlenmesi durumunda da, birinci fıkra hükmüuygulanır.

Bu iki mahkeme dışındaki diğer tüm ceza mahkemeleri özel kanunlarla kurulmuş özel mahkemelerdir. (2) Bu kabahat dolayısıyla idari para cezası vermeye kolluk veya belediye zabıta görevlileri yetkilidir. (3) Bu kabahat dolayısıyla idari para cezasına kolluk veya belediye zabıta görevlileri karar verir. Maddesinde 10 bend halinde düzenlenen bu fiil, aynı zamanda 2872 sayılı kanunda da düzenlenmiştir. Bu hükümle,bazı mekanlarda tütün mamulü kullanılması halinde idari para cezası verilmesi koşullarının düzenlendiğini görmekteyiz. Ancak anılan fiil Kabahatler Kanununda üç fıkralık bir “kabahat” şeklinde düzenlenmiş olmakla birlikte anılan fiil çok daha ayrıntılı ve geniş kapsamlı olarak bir kanun konusu (4207 SK) olmuştur. Kanun koyucu toplumun bütün bireylerinin kullanımına tahsis edilmiş bulunan meydan, cadde, sokak ve yayaların gelip geçtiği kaldırımları, yetkili makamların açık ve yazılı izni olmaksızın işgal etme veya buralarda mal satışı arz etme ile kaldırımlar üzerinde inşaat malzemesi yığmayı kabahat olarak düzenlemiş, yaptırım olarakta idari para cezası öngörmüştür[27]. 5326 Sayılı Yasanın bu hükmü ile sokak ve mahalle aralarında dolaşıp çığırtkanlık yaparak mal ve hizmet satmak isteyenlerin çevre sakinlerini rahatsız etmelerini idari para cezasıyla cezalandırma amaçlanmıştır[24]. Belli bir statüde bulunan kişilerin, bu statünün gerektirdiği, tutum ve davranışları yerine getirmemeleri, görev ve çalışma koşullarına uymamaları, bu hususta getirilen emir ve yasaklara uymamaları nedeniyle, yetkili kişi-mercilerce uygulanan disiplin yaptırımları olup, uyarma-kınamadan başlayıp, para cezası statüden çıkarmaya kadar varan çeşitli yaptırımları içermektedir[8]. Vergi kanunlarında düzenlenen para cezalarını da idari para cezaları içinde değerlendirmek gerekir. Çünkü, bu cezalarda da; ceza idarece verilmekte olup, sadece parasal bir ceza olarak uygulanmaktadır.

A. Hizmete girme;Madde 70.- Her Türk, kamu hizmetlerine girme hakkına sahiptir.Hizmete alınmada, görevin gerektirdiği niteliklerden başka hiçbir ayırım gözetilemez. A. Sosyal güvenlik hakkıMadde 60.- Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir.Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar. Temel hak ve hürriyetlerin korunmasıMadde 40.- Anayasa ile tanınmış hak ve hürriyetleri ihlal edilen herkes, yetkili makama geciktirilmeden başvurma imkânının sağlanmasını isteme hakkına sahiptir. V. Yerleşme ve seyahat hürriyetiMadde 23.- Herkes, yerleşme ve seyahat hürriyetine sahiptir.Yerleşme hürriyeti, suç işlenmesini önlemek, sosyal ve ekonomik gelişmeyi sağlamak, sağlıklı ve düzenli kentleşmeyi gerçekleştirmek ve kamu mallarını korumak;Seyahat hürriyeti, suç soruşturma ve kovuşturması sebebiyle ve suç işlenmesini önlemek;Amaçlarıyla kanunla sınırlanabilir. Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğüMadde 11.- Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır.Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz. Yürütme yetkisi ve göreviMadde 8.- Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından, Anayasaya ve kanunlara uygun olarak kullanılır ve yerine getirilir. Bu yazının konusunu; Yargıtay’ın bozma kararına uyduktan sonra ilk derece mahkemesinin veya bölge adliye mahkemesinin ne şekilde hareket edeceği, sanık aleyhine hangi durumlarda karar verip veremeyeceği, sanığın ifadesini hangi durumlarda alıp almayacağı oluşturmaktadır. Aciz vesikası, İcra ve İflâs Kanunu’nun 143’üncü maddesinde düzenlenmiştir.

İşbu yazımızda, Türk Ceza Kanunu m.54’de düzenlenen eşya müsaderesi ile suça konu eşyanın iyiniyetli üçüncü kişiler tarafından elde edilmesi dahil bazı sorunlar incelenip değerlendirilecektir. Yeri geldikçe paribahis müsaderesini tanımlayan TCK m.55’e de değinilecektir. Bu yazımızda; kolluğun, Cumhuriyet savcısının emir ve talimatı olmaksızın sanal ortamda araştırma yetkisi ve bu kapsamda topladığı delillerin hukukiliği ile “aciliyet” ve “gereklilik” kriterleri kaleme alınmıştır. Bu yazıda; ceset bulunamadığında sanığın kasten insan öldürme suçunu işlediğinden bahisle mahkumiyetine karar verilmesi mümkün mü değil mi, mümkünse bunun şartlarının neler olduğu incelenecektir. Ölümlere ilişkin haberlerde sansasyonel ve acıları artıracak üslup kullanılamaz. İnsanlarda travma yaratacak kan ve şiddet içeren fotoğraflara yer vermez, saldırının sonuçlarını korku ve yılgınlık yaratacak biçimde büyütmez. Gazeteci, kendisinde ve yakınlarında bulunan hisse senedi ve benzeri mali araçlar konusunda, yayın organındaki sorumluları bu menkul kıymet sahipliği hakkında doğru bilgilendirmediği sürece yayın yapmamalıdır. Gazetecinin bir basın – yayın organındaki işlevini ”Hak ve Sorumluluk Bildirgesi”ndeki hakları, sorumlulukları ve görevleri belirler. Gazeteci mesleki durumların dışındaki faaliyetlere zorlanmamalıdır. Özel hayat alanına giren gizli kayıt ve dinlemeler yargı kararıyla bile elde edilmiş olsa kullanılmamalıdır.

Anayasanın 38/10 maddesinde bu hüküm emredici olarak belirlenmiştir. Kişisel veri veya özel nitelikli kişisel veri tanımına uygun bilgilerinizi Kulaçoğlu Hukuk Bürosu (Veri Sorumlusu) olarak bizimle paylaşmanız durumunda, onay kutucuğunu işaretleyerek bu verilerinizin işlenmesi için açık rıza verdiğinizi belirtmek isteriz. Daha detaylı bilgi almak için, internet sitemizde yer alan “Kişisel Verilerin Korunması Hakkında Politika”ya ulaşabilirsiniz. Tüm şartların bir arada bulunması durumunda mahkemece süresiz nafakaya hükmedilmesi mümkündür. Süresiz nafaka diğer adıyla yoksulluk nafakası hakkında daha detaylı bilgi almak için “Yoksulluk Nafakası ve Şartları” başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz. – Devlet, istiklâl ve Cumhuriyetimizin emanet edildiği gençlerin müsbet ilmin ışığında, Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda ve Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü ortadan kaldırmayı amaç edinen görüşlere karşı yetişme ve gelişmelerini sağlayıcı tedbirleri alır. Grev hakkı ve lokavt iyi niyet kurallarına aykırı tarzda, toplum zararına ve millî serveti tahrip edecek şekilde kullanılamaz. – İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler. – Devlet, toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek, erozyonla kaybedilmesini önlemek ve topraksız olan veya yeter toprağı bulunmayan çiftçilikle uğraşan köylüye toprak sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri alır. Topraksız olan veya yeter toprağı bulunmayan çiftçiye toprak sağlanması, üretimin düşürülmesi, ormanların küçülmesi ve diğer toprak ve yeraltı servetlerinin azalması sonucunu doğuramaz. Devlet, maddî imkânlardan yoksun başarılı öğrencilerin, öğrenimlerini sürdürebilmeleri amacı ile burslar ve başka yollarla gerekli yardımları yapar. Devlet, durumları sebebiyle özel eğitime ihtiyacı olanları topluma yararlı kılacak tedbirleri alır.

Maddesi, TFF ile GSGM arasındaki ilişki bakımından ayrıksı bir hüküm niteliğindedir. Anılan hükme göre TFF, GSGM’nin tesis ve personelinden, GSGM ile yapacağı sözleşme ve protokol[89] esasları çerçevesinde yararlanabilecek ve kulüpleri yararlandırabilecektir. Genel kurulda seçimi, yönetim kurulunun on dört üyesinin seçiminden önce yapılan TFF Başkanı’nın görev süresi dört yıldır ve aynı kişi üst üste ya da aralıklarla en fazla üç dönem TFF Başkanı olarak seçilebilir. Başkan adayı olabilmek için Genel Kurul delegelerinin beşte birinin yazılı teklifi gerekmektedir. GSGM teşkilatının yönetim kademelerinde görev alanlar, bu görevlerinden asgari bir ay önce ayrılmış olmadıkları sürece, TFF Başkanlığı için aday olamaz, olsalar bile seçilemezler. Görüldüğü üzere, GSGM ile özerk federasyon arasında imzalanacak bir protokol ile özerk federasyonun GSGM personelinden yararlanması olanaklı hale getirilmektedir.

Son olarak, akaryakıt ve/veya oto gaz istasyonları, enerji santralleri ve fabrikalar, ikinci ve üçüncü sınıf gayrisıhhi müessesler sınıfında yer alır. Bu işletmelerdeki denetimlerde; insan sağlığına zarar verilmemesi, çevre kirliliğine yol açılmaması, yangın, patlama, iş güvenliği ve işçi sağlığına ilişkin düzenlemeler dikkate alınır. Keza, genel güvenlik, trafik ve karayolları, imar, kat mülkiyeti ve doğanın korunması ile ilgili düzenlemeler de denetimde esas alınan diğer kriterlerdir. Enerji santralleri, fabrikalar ve organize sanayi bölgelerinde yer alan işletmeler, gayrisıhhi işletme sınıfında yer alır. Çevreye ve insan sağlığına yönelik az ya da çok miktarda tehlikeli nitelikte faaliyetleri nedeniyle, mevzuatımızda bu işletmeler bakımından oldukça sıkı önlemler düzenlenmiştir. Bakkal, market, büfe gibi işletmeler, mevzuatımızda sıhhi müesseseler sınıfında yer almaktadır. Sıhhi müesseseler koku, zararlı atık, gürültü gibi etkiler ile çevresindekilere zarar vermeyen işyerlerini ifade eder. Bu işletmeler, bulundukları faaliyet nedeniyle yönetmeliklerde yer alan hijyen kurallarına riayet etmek zorundadır. Keza, bu sınıftaki işyerleri, faaliyet amacına uygun olarak tasarlanmalı, temiz ve aydınlık olmalıdır. Maddesi, Disiplin Kurulu tarafından verilen kararların kesin olduğunu ve bu kararlar aleyhine soruşturmanın iadesi dışında bir itiraz yolu mevcut olmadığını belirtmektedir. [106]    Felsefi anlamı ile özerklik, herhangi bir varolanın, yaratıcısı değil de uygulayıcısı olduğu bir yasayı kendine uygulamasıdır. Hegel’e göre, özerkliği iki alt kategoriye ayırmak gerekmektedir.

Asıl üyenin adı, Cemiyet üye kayıt defterinden silinir, üyeliği sona erer. Red kararı verilen adaylar Yönetim Kurulu kararının kendilerine tebliğinden itibaren 1 yıl geçmeden yeniden aday olamazlar. Asliye ceza mahkemesinde görülen bazı davalarda avukat tutma zorunluluğu olmamasına rağmen, yargılamaların bir ceza avukatı vasıtasıyla takip edilmesi hak kayıplarını önleyecektir. Asliye ceza mahkemelerinin davayı sonuçlandırmayan bazı ara kararlarına karşı itiraz yoluna başvurmak mümkündür. Örneğin, tutuklama kararı, tutukluluğun devamı kararı gibi kararlara karşı itiraz başvurusu yapmak mümkündür. Asliye ceza mahkemesi duruşmalarında, yargılama faaliyetini yapmak üzere bir hakim ve iddia faaliyetini yapmak üzere bir savcı bulunur. Bir suç nedeniyle savcılık soruşturması aşamasında mahkeme tarafından verilmesi gereken kararlar Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilir.

Son yıllarda apartman ve sitelerde güvenlik kamerası kullanılması yaygın hale gelmiştir. Güvenlik kameraları; huzur ve sükunun sağlanması, suçların önlenebilmesi, işlenmiş suçların faillerinin saptanabilmesi gibi amaçlarla yerleştirilmekte olup, bununla birlikte kişilerde özel hayatlarının gizliliğinin ihlal edildiği yönünde kaygı uyandırabilmektedir. Ceza Hukukunda “hata” kavramı, kastı kaldıran hata ile kusurluluğu etkileyen hata olmak üzere iki ana başlıkta değerlendirilmektedir. Maddesinde düzenlenirken, bu madde ile hatanın farklı hususlara ilişkin olabileceği öngörülmüştür. Kanun maddesinin fıkralarına göre genel bir şema oluşturmak bakımından doktrinde Özgenç’in ayırımından yararlanılabilir.


Comments

اترك تعليقاً

لن يتم نشر عنوان بريدك الإلكتروني. الحقول الإلزامية مشار إليها بـ *